14 Eylül 2015, 19:11 | #1 |
Guest
Mesajlar: n/a
| Daha İyi Bir İletişim İçin Günde 3000-3500 kez etkileşim içindeyiz. Bazen bir saniye bazen dakikalarca sürüyor bu etkileşim. İşte, trafikte, ailede, okulda kısa yada uzun etkileşimlerimiz var. Bu anlar var oluş anlarıdır. (bir birimizi kırma yada yapma anları)
Nedir bu duruma getiren. “Hiç kimse hayatı birbirimize zehir edelim diye evlenmemiştir.” Mesajlarınızdan sorumluluk alın Yüz ifadenizin sorumluluğunu alın Oluşturduğunuz ortamın sorumluluğunu alın. Çünkü kişiler oluşturdukları ortamla da size masaj verirler. (Beyoğlu’nda kaldırımda yürürken ne mesaj alıyorum, Kalifornia’ da yürürken ne mesaj alıyorum.
Kimin dediği olacak kavgası var. Güç kimdeyse onun dediği olur. Bilinç güce odaklanır. İlişkilerde eşitlik yok. Asık surat : benden korkun . Konuşma sana konuş dedim mi? Ne derler etkindir. Çevrenin ne dediği çok önemlidir. Kaynanam ne der? Babam ne der? Komşum ne der? Ölmüşsünüz kabrinizin başındasınız “Bu yaşantım kendi hayatım mıydı, yoksa başkalarının benden beklediği hayat mıydı?” Aile kuruldu çocuk nerede en altta. A sınıfı en üstte ve en üstün olan B sınıfı ortada (A ya bakınca yalaka olur, C ye bakınca zalim olur. Yukarıya ne kadar yalakaysa aşağıya o kadar zalim olur. C sınıfı en altta “Çocuklarınızın korkularına değil akıllarına ve vicdanlarına konuşun.”
Bilinç doğru olanın yapılmasına odaklanır. Değer parayla satın alınamayan şeydir. Çuvalla para koysanız ekmeğe basılmaz.
BEŞ VAROLUŞ BOYUTU
“Ben varım mücadelesi”
Bir birimizi var ediyor muyuz?
Leylek gibi boyunla ne arıyorsun en arkaya geç. (boyunun uzunluğu problemli) Doğru dürüst yürü lan (yürüyüşün problemli) Ne güzel yürüyüşün var? Bayıldım yürüyüşüne
Ne biçim öksürüyorsun öyle?
Bir şirket ki gelmedi diye bir daha böyle yaparsan koyarız kapının önüne beklemeyen yüzlerce insan var girmek için. Çalışın, yoksa gidin diye tehdide maruzlar.
|
Bookmarks |
Konuyu Toplam 1 Üye okuyor. (0 Kayıtlı üye ve 1 Misafir) | |
| |