İstanbul Üniversitesi (İÜ) Diş Hekimliği Fakültesi Ortodonti Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Elif Erbay, dudak damak yarığı tedavisine, bebeğin doğduğu ilk gün ya da ilk hafta başlanması gerektiğini söyledi.
Elif Erbay, son yıllarda dudak damak yarığı ile dünyaya gelen bebeklerin tedavisinde ilerleme kaydedildiğini ifade etti.

Hastaların genellikle dişleri, yüz görünümleri, konuşmaları ve işitmeyi etkileyen birçok sorunla yüzleştiği tedavi sürecinde, ailenin önemli bir faktörü olduğunu vurgulayan Erbay, ”Aile doğum öncesi ya da doğum sonrası böyle bir hastalığa tanık olmamışsa bebek doğduğunda çok büyük bir travma yaşıyor” dedi.

Prof.Dr. Erbay, hastalık doğumdan önce bilindiğinde, internetten ya da çevrelerinden yanlış bilgiler edinen annelerin, hamilelik süreci boyunca stres yaşadığını belirtti. Elif Erbay, bu nedenle hastalıkla doğumda karşılaşan ailelerin daha az yıprandığını kaydetti.

Bebeğin rahat uyum sağlaması için tedaviye doğumdan hemen sonra başlanması gerektiğine dikkati çeken Erbay, ”Tedaviye bebeğin doğduğu ilk gün ya da ilk hafta başlanmalı” dedi. Prof.Dr. Erbay, tedavinin doğumu takiben hastanın büyüme ve gelişmesi tamamlanıncaya kadar sürdüğünü ifade etti.

Akraba evliliğinin hastalığın nedenlerinin başında geldiğine işaret eden Erbay, sigara ve alkol kullanımının da hastalığın nedenleri arasında yer aldığını vurguladı.

Öğretmenlere mektup gönderiyorlar
Dudak damak yarığı bulunan çocukların farklı görünümlerinden dolayı okulda bazı arkadaşlarının olumsuz tavırları yüzünden ”içe kapalı” büyüdüğünü anlatan Prof.Dr. Erbay, bazı çocukların bu nedenle okula gitmek istemediğini söyledi.

Erbay, damak ve dudakla ilgili sorunlarla karşı karşıya kalan çocukların konuşma terapistleriyle doğru sesleri çıkarabildiklerini ve bu durumlarını anlatan bir mektubu çocukların öğretmenlerine gönderdiklerini ifade etti.